29 Eylül 2016 Perşembe

Çokça kitap, bolca müzik, biraz huzur.

Çokça kitap, bolca müzik, biraz huzur.


Beni bugün yazmaya iten bu yazıydı: http://bit.ly/2dufTi7
Muhammet'in Hayata olan bakış açısıydı.. Sözleriydi.
Yazıyı okuduktan sonra anlayacaksınız. Biraz eleştirim olacak hayatıma, hayatımıza, hayatlarımıza.
Kendinizi bencil hissedeceksiniz, nelere değer verdiğinizi, ne kadar boş bir hayat yaşadığınızı, 
Günlük hayatınızda neler yapıyorsunuz? Günlük hayatınız nasıl geçiyor? Bir gününüzü sorgular mısınız, düşünür müsünüz?
Her gün işe gidip geliyorsunuz, otobüstü, servisti, metrobüstü.. Yitirilen boşça zamanlar.
Aylık alacağınız maaş, daha doğrusu kredi kartı vb. borçlara verilecek onca para, kiraydı, faturaydı, çocuğunuz varsa okul masrafları, mutfak alışverişiydi. Telefon taksidi, Ev kredisiydi. 
Kendinize ayırdığınız zamanı düşünün. Kendiniz için olan. Hayatın için koşuşturuyorsunuz, ne için? Daha iyi bir yaşam tarzı, daha iyi bir arabaya binmek, daha iyi bir evde oturmak, zengin olmak, bilmem ne şirketinde havalı bir title..
25 Yaşındayım, elbette bir Muhammet'in yaşadıklarını veya yaşayamadıklarıyla kendi hayatımı karşılaştıramam. Ama şunu görüyorum, şunu hissediyorum. Kendi dünyasında Muhammet ve kendi dünyasında kendisi için özel, güzel ve anlamlı şeyler bulabilmiş bağlanabilmek için hayata. 
Bunu hangimiz başarabiliyoruz? Neye nelere değer veriyoruz? 
Kendi dünyanızda ne kadar özgürsünüz? Kendinize ait birey olarak bir yaşam alanınız var mı?
Özgür bedenler, özgür yürekler, özgür bireyler.
Muhammet bu yaşamın sırrını bulmuş, keşfetmiş önce kendini ve dünyayı. 
Neyi yok? Belki her ay düzenli kaç lira alacağını bildiği sigortalı, net ödenen havalı bir title'a sahip bir işi. Cv'sinde .... bilmem ne üniversitesinde şu kadar ganoluk mezun olmuşluğu yok. (şu bölümden hani insanların vay anasını ne güzel bölüm, iyi de maaş alır bu.) Birlikte yaşayamayacağı uzakta olan özlemini çektiği ailesi. Küsmüş annesine ama inanın affedecek, kabullenecek bir gün. Affedince zaten ayrı bir boyuta daha geçecek Muhammet. 
Muhammet'in nesi var?
Muhammet'in çok güzel bir kalbi var. 
Muhammet her gün o peşinden koştuğunuz otobüsün orada durakta herkesi görüyor, izliyor, gözlemliyor, her şeyi ve herkesi çok iyi biliyor ve tanıyor. Ne hissettiğinizi, ne düşündüğünüzü, ne için yaşamınızı sürdürdüğünüzü, neye değer verdiğinizi..
Eski Metallica kasetlerinden Metal müziğin sesini, müziği tüm kalbiyle o içinde anlatamadığı, aktaramadığını" Nothing Else Matters" ile biliyor o hissediyor. 
Life is ours, we live it our way 
Kitaplığından bize birer Gregor Samsa olduğumuzu hatırlatıyor Kafka'yla.
Okumak istediği kitaplar, şiirler, dinlemek istediği şarkılar var daha Muhammet'in. 
Bizim kendi hayat gayemiz nedir? Daha iyi marka bir araba di mi?
Hadin gidin birer sigara yakın.. zehirleyin kendinizi. 
Gidin bir tütsü yakın bence, düşünün bi dk ne yapıyorum? Ne için yaşıyorum?
Kendi hayatınızı gözden geçirin. 
Sevgili hocam Göksel Aymaz'ın bir sözüyle yazıyı sonlandırıyorum.

"Mecbur bırakıldığımız bu gayri insani hayatın, doğaya bunca düşmanlığımızın, farklı olana bu denli tahammülsüzlüğümüzün, bu ilgisiz ve bilgisiz büyük bönler ailesiyle bir ilgisi olmalı."

Yazı Şarkıları: Jojo&Josh Milan - I Don't Wanna Cry,  Coldplay&Beyonce - Hymn For The Weekend, Jojo&Timbaland& Timothy - Where HaveYou Been
Lukas Graham - 7 Years Old.
Not: Yazım kurallarına ve noktalama işaretlerine bazı yerlerde bilinçli uyulmamıştır. 
Mobil internetim'den son kalan internet bakiyesi: 270.63 MB

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...